Sepet
Sıkça ismi duyulan antioksidan nedir sorusu gittikçe daha sık sorulan bir soru haline gelmiştir. Vücutta oksidatif stres isimli zararlı durumu dengeleyen antioksidan yiyecekler sağlık açısından önemli ihtiyaçlardandır. Antioksidan faydaları arasında vücutta inflamasyonu azaltmak, hücre bütünlüğünü ve sağlığını korumak gibi birçok önemli nokta vardır. Bunlar aracılığıyla kanser başta olmak üzere vücudu birçok farklı hastalığa karşı koruyacak mekanizmalar desteklenmiş olacaktır.
Antioksidan Nedir?
Vücutta gerçekleşen metabolik reaksiyonlar ve birçok farklı kimyasal olay sonucunda ortaya bazı atık maddeler çıkar. Bunlardan bazıları serbest oksijen radikalleri olarak adlandırır. Bu oksijen radikallerinin oluşumuna sıkça maruz kalınan sigara dumanı, radyasyon, kimyasal atıklar gibi çevresel toksinler de katkı sağlar. Bu gibi nedenlerle artan oksijen radikalleri hücrelere ve DNA’ya zarar vererek başta kanser gibi birçok hastalığa neden olabilir. Ayrıca vücudun normal fonksiyonlarının da zamanla sekteye uğramasına neden olabilir. Bunun yanı sıra vücutta inflamasyonun da artmasına da yol açarlar.
Vücudun oksijen radikallerinin uzaklaştırılması ve zararlı etkilerinden korunmasına yönelik bazı korunma mekanizmaları vardır. Genel olarak bu mekanizmalar, antioksidan adı verilen maddeler aracılığıyla bu görevlerini yerine getirir. Peki antioksidan ne demek?
Antioksidan, ortaya çıkan serbest oksijen radikallerinin ortadan kaldırılmasında görev alan moleküllerin genel adıdır. Birçok meyve, sebze ve besinde yer alan antioksidan moleküller, serbest oksijen radikallerine bağlanarak onların etkisiz hale getirilmesini sağlar.
Antioksidan Ne İşe Yarar?
Çeşitli nedenlerle ortaya çıkan serbest oksijen radikalleri sahip oldukları kimyasal özellikler nedeniyle vücutta birçok farklı hücreye zarar verebilir. Bunu dengeleme görevi antioksidan sisteminindir. Bu sistemin farklı nedenlerle yetersiz olması durumunda vücutta serbest oksijen radikallerinin miktarı artacaktır. Bu artışın neden olduğu duruma genel olarak oksidatif stres adı verilir. Bu stresin hücreler üzerinde yarattığı etki yaşamsal fonksiyonların etkilenmesine neden olduğu gibi hastalıklara da yol açabilir.
Antioksidan ne işe yarar sorusunun yanıtı ise şöyle özetlenebilir: Serbest oksijen radikallerine bağlanan antioksidanlar, bu radikallerin kimyasal olarak zararsız hale gelmesini sağlarlar.
Antioksidan Türleri Nelerdir?
Antioksidanları doğal ve sentetik olarak ikiye ayırmak mümkündür. Doğal antioksidanlar endojen ve eksojen olarak ikiye ayrılırken sentetik olanlar ise fenolik yapıda olanlar ve nano antioksidanlar olarak ikiye ayrılır. Sentetik antioksidanlar doğal antioksidanların biyoeşdeğeridir ve gıda takviyesi olarak kullanılabilir.
Doğal antioksidanlardan eksojen olanlar antioksidan vitaminler ve mineraller gibi besinlerden alınabilecek moleküller iken endojen antioksidanlar ise vücutta oksidatif sistemi dengelemekle sorumlu enzimatik olan ve olmayan mekanizmaları içermektedir. Bunlar arasındaki en güçlü antioksidan nedir sorusunun yanıtı ise endojen antioksidan sistemin bir parçası olan glutatyondur.
Antioksidan Eksikliği Nelere Yol Açar?
Oksidatif stres hücrelerin yapısını her anlamda bozabilecek bir durumdur. Örneğin oksidatif stres, DNA ve DNA sentezi üzerindeki etkisi ile mutasyonlara yol açarak kansere neden olabilir. Benzer şekilde genel olarak tetikleyeceği moleküller ile vücutta inflamasyonu tetikleyecek reaksiyonları başlatabilir. Bunlar dışında mitokondri gibi enerji üretiminden sorumlu organellerde neden olacağı hasar, vücudun enerji sistemini etkileyebilir veya hücre duvarında neden olacağı hasarlar hücre bütünlüğüne zarar verebilir.
Kısaca özetlemek gerekirse oksidatif strese neden olan bu serbest oksijen radikalleri vücutta etrafa saçılmış tehlikeli toksinlerdir ve bu toksinlerin hücrelere zarar vermesinin önüne geçmek için antioksidan sistemin güçlendirilmesi ve desteklenmesi gerekmektedir.
Antioksidan Faydaları Nelerdir?
Antioksidanların en önemli faydası hücreleri koruyarak daha sağlıklı olmayı sağlamaktır. Uzun vadeli olarak hücrelerin oksidatif strese karşı korunması hastalıkların önüne geçebileceği gibi daha dinç ve sağlıklı hissetmeyi de sağlayacaktır. Ayrıca oksidatif stresin yaşlanmanın önüne geçmede de etkili olabileceğini düşünmek mümkündür.
Örneğin antioksidan cilde faydaları üzerine düşünülürse cilt devamlı kendini yenileyen bir yapıdadır. Zaman geçtikçe derideki hücreler kendilerini yenilerler ancak oksidatif stres altında bu süreç çok zorlaşacaktır ve cildin genç görünümünün önüne geçecektir. Bu durum vücudun diğer tüm hücreleri için de geçerlidir.
Antioksidan İçeren Besinler Nelerdir?
Antioksidan besinler vücudun mevcut antioksidan sistemini destekleyerek oksidatif stresin azaltılmasında etkilidir. İşte bazı antioksidan besinler ve içerikleri:
Meyveler:
- Yaban mersini: Antosiyanin isimli güçlü antioksidan maddeler içerir.
- Çilek: Başta C vitamini olmak üzere birçok farklı antioksidan madde içerir.
- Nar: Punicalagin isimli antioksidan bir madde içerir.
- Ispanak: Lutein ve zeaksantin isimli iki antioksidan madde içerir, bu maddeler göz sağlığı için de faydalıdır.
- Brokoli: Sülforafan adı verilen antioksidan madde içerir. Kansere karşı da faydalı olabileceği düşünülmektedir.
- Havuç: Beta karoten isimli antioksidan madde içerir.
- Domates: Likopen isimli antioksidan madde içerir.
- Kırmızı Lahana: Antosiyanin isimli antioksidan maddeleri içerir.
- Bitter çikolata: Flavonoid isimli antioksidan molekülleri içerir.
- Ceviz: E Vitamini ve başka birçok antioksidan molekülü içerir.
- Badem: Ceviz gibi E Vitamini içeren badem manganez gibi antioksidan maddeler içerir.
- Kuru baklalar: Nohut, fasulye ve mercimek antioksidan içerir ve lifli yapıdadır.
Sebzeler:
Antioksidan içeren diğer besinler:
Bu ürünlerin diyette mümkün olduğunca dengeli ve düzenli bulunmasına dikkat edilmelidir. Detoks suyu gibi tariflerde de antioksidan besinleri eklemeye özen gösterilebilir.
Ketojenik Diyet ve Antioksidan İlişkisi Nedir?
Sıkça ismi duyulan ve popülerleşen ketojenik diyet nedir? Ketojenik diyet vücutta enerji kaynağı olarak karbonhidrat yerine yağ kullanılmasına dayanan bir diyet türüdür. Vücudun ketoz isimli bir duruma geçmesi sağlanarak karbonhidrat kullanımı minimuma indirilir. Diyet içeriğini genel olarak özetlemek gerekirse düşük oranda karbonhidrat ve orta düzeyde bir protein içeriği ve yüksek oranda yağ tüketilir. Buna bağlı olarak kan şekerinin kontrolü, kilo kaybı gibi etkilerinin yanında beyinde de önemli enerji kaynağı olan keton cisimleri beyin sağlığına da faydalıdır ve dirençli epilepsi tedavisinin bir parçası olarak da kullanılabilir.
Vücudun enerji sisteminde önemli değişiklikleri içermesi nedeniyle doktor kontrolünde ve uygun koşullarda gerçekleştirilmesi gereken bir diyet olduğu unutulmamalıdır.
Ketojenik diyet uygun şekilde uygulandığında ve yeterli bir şekilde beslenildiğinde vücutta antioksidan sistemi destekleyebileceği düşünülmektedir. İnflamasyonda azalma ve mitokondri fonksiyonlarına katkı sağlayabileceği gibi direkt olarak antioksidan sistemde görevli enzimlerin aktivitesini de artırabilir. Bunun yanında uygun şekilde gerçekleştirilmeyen kontrolsüz bir ketojenik diyetin oksidatif stresi artırabileceği de unutulmamalıdır. Bu nedenle antioksidan beslenme açısından dikkatli olunmalıdır.